28 Aralık 2010 Salı

Alkol oranı % 101

İçkinin şişede göründüğü gibi durmadığını gösteren bir hafta sonu yaşadım. Hatırlamıyorum ki en son ne zaman bu kadar çok içmiştim.Müthiş eğlendiğimi hatırlıyorum ; sorun neye eğlendin bu kadar diye işte onu hatırlamıyorum. Başım ağrımıyor. Kendimi kötü hissetmiyorum, ağzımın içi pas değil. Gülmenin sadece ruha iyi geldiğini sanırdım. Meğersem, alkole de iyi geliyormuş..

17 Aralık 2010 Cuma

Korkularım;

Küresel ısınma,
Susuzlık,
10 senedir başta olan partinin bu seçimde de kazanması,
Trafik kazası,
Sevdiklerimin kaybı,
Botokslu suratlar,
Sessizce yanıma yanaşılıp yüksek sesle bağırılması,
Boğaz köprüsünde tek başıma yürümek,
Ve birgün senin beni anlayamaman,

40 'larken;

Aynanın karşısında daha az vakit geçiriyorum. Nasıl göründüğümü önemsemiyorum veya biliyorum.
Gazete okumaya daha fazla vakit harcıyorum ,( neredeyse bütün köşe yazarları)
Siyasetle daha fazla ilgileniyorum.
Dostlarımın ihtiyaçlarını daha fazla önemsiyorum,
Daha az eleştiriyorum,
Daha çok anlıyorum,
Haksızlıklara daha fazla tepki veriyorum,
Daha az öfkeli
Daha fazla kayıtsız
Daha kabullenici
Daha fazla sorumluluk sahibi,

 bir hal aldım..


Şaşkınım:-)

11 Aralık 2010 Cumartesi

Bir sene daha bitiyor..

Evet bir sene daha bitiyor. Bugün ilk kar yağdı. Şarap kadehim elimde yağan karı camdan seyrederken canım kıymetlim gitarını tıngırdattı. Ona eşlik ettim. Benim edep görmemiş sesim yüzünden gülme krizine girdik. Ama o çalmaktan vazgeçmedi. Bende söylemekten. Yılbaşı ağacımıza değişen salonda yer bulmakta zorlandık ama bulduk. Sadece gitarı sakladık ağacımızın arkasına, bir aylığına.

Damarlarımda bile hissettiğim bir duygu vardı bugün.. Mutluluk. Enerjim hiç bitmeden çoğaldıkça çoğaldı.. Bunun gerçek nedenini hiç bilemiyorum, belki çok istediğim kar yağdığı içindir...
Biraz önce beynimde çoğalan bir düşünce yumağı oluştu. Şükretmem gerektiğini hisettim.

Mutluyum çünkü sağlığım yerinde ,
Mutluyum çünkü para kazanıyorum,
Mutluyum çünkü nefis yemekler yapabiliyorum,
Mutluyum çünkü kar yağdı.
Mutluyum çünkü nefis bir şarap stoğumuz var .
Mutluyum çünkü Kıymetlim sigarayı bıraktı (ki bu konuya daha sonra geleceğim)
Mutluyum çünkü  saçlarım artık dökülmüyor.
Mutlyum çünkü hem renkli hem orjinalim:..:-)) ve herşeyden önemlisi ;
Mutluyum çünkü beni sevmeyen yok :-))))))))))))))))))))


Sene biterken kendi bloğuma göz attım. Neler yazmışım ve hangi aşamalardan geçmişim.?

Sevgili arkadaşlarım bloğumu okuyup yorumlarını yazı yerine telefonda söylerler genelde Buradan herkese duyuru hikayem bitmedi..Devam edecek:-)) canım Özlemi'im devam edecek , asma suratını :-)


Şimdi geçen sene bu zamanalar evimizi boyatmıştık. Evin içinde sigara içme yasağı getirmiştik. Bu günlerde sevgilim sigarayı bıraktı. Tabii sancılı oluyor ancak bırakmak için çokça uğraş veriyor ve bende ona sonuna kadar destek olmaya çalışıyorum. "Sigara sağlığa zararlıdır"

Bu sene biterken senenin başında dilediğim bir sürü şeyin gerçekleştiğini fark ettim. 31 Aralık gelirken olmayan dileklerimi tekrar dileyeceğim. Ve de en önemlisi bütün sevdiğim insanlara sarılacağım.

Sevgiyle ve en önemlisi sağlıkla,

2 Aralık 2010 Perşembe

HİKAYE BÖLÜM BÖLÜM 7

"Ne diyecektim ne , beni şimdi terk etme mememi  mi alacaklar diyecektim. Kansermişim beni şimdi terk etme ne olur diye mi yalvaracaktım. Ne sanıyorsun  beni nee???? Ne dedin hatırlıyor musun ? Ben dün gibi hatırlıyorum. Hatta hergün sabah bunu hatırlayarak uyanıyorum yataktan. Sorun sende değil bende demiştin evin anahtarını masaya bırakıp gitmiştin. O gün işte o gün öğrenmiştim kanser olduğumu. Doktora gideceğimi biliyordun. Umursamadın bile .Sormadın bana ne oldu ne dedi doktor demedin. Öylece bırakıp gittin. Niye arkandan gelecektim onu anlamadım. Nasıl ölmek istedim biliyor musun?Yoo bilemezsin ? nasıl bileceksin ki. Benim artık çocuğum da olmayacak biliyor musun? Kim dedi sana şimdi bunların sorumlusu sensin diye ?? Belki de sensin . Beraberliğimiz süresince çok mutlu günler geçirtmedin bana. Bir sürü şey yaşadık . Üzüldüm ağladım hatta o zaman sana ne olur terk etme beni dedim. Hatırladın mı ? . Beni terk edeceksin diye delirmiştim korkmuştum sinir krizi geçirmiştim. kapının önüne yatmıştım. Lütfen kabul etmiştin. Keşke o zaman gitseydin. Hiç yanımda durmasaydın. Neden gitmeye kalktığını ve  sana yalvarırken seni mutlu etmek için daha ne yapmam gerektiğini bilmiyordum bile :-).. Haa yooo hatırladım. Sen eve geldiğinde kapıyı açmıyordum böyle demiştin Seçil'e . Yani beni terk etme nedenin sana kapı açmamam. Hahaha üstelik  kapı zili çalmıyordun ve kapıyı anahtarla açtığını unutmuştun sanırım bunu Seçil'e söylediğinde. Öfkeliyim evet demek hemen anladın ! Hayır beni terk etmene öfkeli değilim. Haber vermeden evime gelmene öfkelendim. Müsait olmayabilirdim. Hiç bunu düşünmedin sanırım. Niye düşünesin ki. Bu kadın benim nasıl olsa fino köpeğim. Ben ne zaman gelsem hep bıraktığım yerde diye düşündün. Artık çok yanılıyorsun. Senin bıraktığın yerde değilim. Çok uzaklardayım.

Bu geçen zaman ve hastalık bana çok şey öğretti. Sol memem yok. Saçlarım ve kirpiklerim yeni çıktı. Mememi yaptırmayacağım çünkü kendimi böyle daha güzel hissediyorum. Mememe her bakışımda gücümü hatırlıyorum. ve senin terk ettiğin sümüklü kız olmadığımı ..Üstelik beni bu şekilde beğenenen bir erkek arkadaşım bile var. Beni dibine kadar kadın hisettiren bir erkek. Sen bunu bana çift memeyle bile hisettirmemiştin.İşlerim yoluna girdi. 2 proje aldım. gece gündüz bunlara çalışıyorum. Sanırım önümüzdeki ay ilk projeyi bitirip teslim ederim. Paramı alır almazda ilk işim seyahate gitmek olacak.

Daha ne bekliyorsun, git artık. Tüketme beni. Gördün herşeyi işte sana ihtiyacım yok benim. Senin bana ihtiyacının olmasıda beni zerre kadar ilgilendirmiyor.

Hayır artık seni sevmiyorum.

Hakkını helal et. ben helal ettim. "

Not: Fotoğraf facebook İstanbul sayfadından alıntıdır